Başlıktan da anlaşılacağı üzere konumuz sensiz eyy güzel İnsanoğlu!
Kendinin farkında olman için sana güzel bir yazı hazırladım.
Hani birilerinde sürekli kusur aradığın, kendi içinde sürekli yaratılışını eleştirdiğin bu kısır döngünün sana verdiği buhrandan kurtulman için;
Haydi gel seninle evrenin bir parçası olan bedeninde küçük bir yolculuğa çıkalım ne dersin?
Pekala,
O halde başlıyoruz!
Aslında bizler; maddenin içinde varolan gizli ruhani varlıklarız bunu biliyorsun.
Her bir zerremiz ilahi güç nezdinde ilmek ilmek işlenmiş.
Karmakarışık bir ağ sistemi ile vücut bulmuşuz.
Aklın sınırlarını zorlayacak hayranlıkla mükemmel yaratılışın birer parçasıyız koskoca evrende..
Bilim insanları dahi yıllarca süren çalışmalara rağmen hala karmaşa içinde işleyen bu harika düzeni tam olarak çözmüş değiller.
Hem ruhsal, hem bedensel inanılmaz bir yapıya sahip insan anatomisi ve psikolojisi derya deniz.
Bu deryanın içinde boğulmadan yüzmeye çalışalım o halde!
Daha zigotken hücrelerin biraraya gelmesi ile bedenin oluşumu tüm muhteşemliği ile başlıyor.
Bedenin oluşumundan sonra yaşamı idame ettirecek ilahi işleyiş devam ediyor.
Düşünsenize
katmanlarla sarılı, çevresi su ile korunan beyin;
tüm işleyişin kumanda merkezi olarak başrolde!
Yapı taşlarının her bir işlev yeteneği; beyin sayesinde gerçekleşiyor.
Beynin bir bölgesinde oluşan hasar, ilgili merkezdeki vücut fonksiyonunuzu olumsuz etkileyerek yetilerinizi kaybetmenizi sağlıyor.
Peki ya bedeninizi oluşturan kimya ya ne demeli?
Bu kimya ise
doğada bulunan elementler tabi ki...
Neydi bu elementler? Kısaca anımsayalım.
Oksijen (O) %65
Karbon (C) %18.5
Hidrojen (H) %9.5
Azot (N) %3.3
Kalsiyum (Ca) %1.5
Fosfor (P) %1
Potasyum (K) %0.4
Kükürt (S) %0.3
Sodyum (Na) %0.2
Klor (Cl) %0.2
Magnezyum (Mg) %0.1
Geri kalan %1'den az kısmı ise Bor , Krom, Kobalt, Bakır, Flor, Demir, Mangan, Çinko, Vanadyum, Kalay, Silisyum, Selenyum, Molibden ve iyot...
İnanılmaz değil mi?
Bir de yararlı zararlı birçok mikroorganizmanın bir düzen içinde sistemin parçası olduğunu, kan yoluyla taşınan ve organların, hücrelerin yaşamını sağlayan besinlerin binlerce km uzunluğunda birbiriyle bağlantılı damarlar sayesinde taşındığını, beslendiğini bilmek bu düzene hayran bırakmaz mı seni?
Hücrelerin belli aralıklarla yaşam sonuna kadar kendini yenilediğini,
Açılan yaranın iyileşme sürecinde ise kan hücrelerinin dönüşümlü görev yaptığını, mikroorganizmaların bir asker görevi görerek vücudunuzu koruduğunu, organlarınızın bir uyum içerisinde sizi hayatta tutmak adına çalıştığını bilmek de inanılmaz!
Birkaç örnek verdim sadece...
Bununla ilgili kaynaklardan çok daha fazla ve detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz.
İşte saymakla bitmeyen ilahi kudretin eseri bu bedene hala kusur bulmaya devam edecek misin?
Şimdi bedeninizi bir kez daha düşünün!
Her bir zerrenizin evrende ki yaratılış sebebini bilseydiniz yaradana bitmeyecek bir hayranlık duyardınız.
Bitmedi!
Ve siz öldükten sonra da bedeninizin yaşama katkı sağladığını, bir takım canlının neslinin devamı için bedeninizden beslendiklerini, vücudunuzda ki elementlerin ait olduğu toprağa yeniden karışarak varolan sürece yararlı etkiler ettiğini bilmek de aklın sınırlarını zorlayacak şekilde değil mi?
Ceset olan bedeninizin bazı kriminal olayları çözmek hususunda insanlığa ve adalete hizmet ettiğini de unutmadan hatırlatalım!
Sana göre eksik gördüğün, daha farklı olmasını istediğin ve bu sebeple yıprattığın bedenin; senin sandığından çok daha fazlası...
İşte senin eleştirdiğin tam da bu düzen!
Takıntı yaptığınız şeylerde asıl varolan güzelliklerin farkında olamadan hayatı kaçırıyorsunuz.
Bu evrende sana bahşedilen bedenini tanı ve her bir zerrenin farkına var!
Eksik gördüklerin ile değil; tamamladığın olgularla evrenin şahane parçasısın.
Mükemmel sistemin içinde
dostum;
Unutma ki!
"Sen Harikasın!"
