Ümitsizliğe yer yok. Geceler ne kadar karanlık olursa olsun, güneşe yenilmek zorundadır. Güneş doğacaktır. Ancak şeytanlar ve egemen güçler olumsuzlukları pazarlayıp, ümitsizliği egemen kılmayı hedeflemektedir. Bunun içinde her türlü yöntemi kullanmaktadırlar. Bu ümitsizlik pazarının en öncelikli konusu da; ne yazık ki Diyanet Teşkilatı, camiler ve din görevlileri olmaktadır.
Ama bilinçli Müslümanlar; ümitsizlik pazarının müşterisi değildirler. Ve olamazlarda… O müminler kendilerine “yorulmayı yasak kılmışlardır” güneş batıdan doğuncaya kadar, iyilik faaliyetlerine devam edeceklerdir. Camilerimiz deniz fenerleri gibi, hidayeti/doğruyu arayanlara yol göstermeye devam ederken; gemi kaptanı rolünde olan Din Gönüllüleri/görevlileri (Müftü, vaiz, İmam-Hatip, Kur’an Kursu hocları) toplumu şirk ve günah dalgalarından uzak tutmak ve İman/İslam sahiline çıkarmak için gayretlerini sürdürmektedir.
Biliyorum, mükemmelin üst sınırı yoktur. Din görevlilerimizin başarılarının yanı sıra eksiklikleri olabilir. Her alanda eksiklikler olduğu gibi. Ama bu alanda daha çok ümitvar olmamızı sağlayan gelişmeler var.
Genç, dinamik ve aktif hoca efendilerin varlığı; istikbalde en gür sesin İslam’ın olacağını bize haber veriyor. İşte onlardan biri İmam-Hatip Ömer Çekiç hoca efendi. Mimar Sinan Mahallesi Kayabaşı Camii imamı. Diyanet İşleri Başkanlığının “365 Gün Gençliğe Değer Projesi” kapsamında faaliyet yürütmektedir. Birçok caminin genç bulmakta zorlandığı bu zaman diliminde; Ömer Çekiç hoca, farklı yaş gruplarında 85 öğrenciye hizmet vermektedir. Onlara nitelikli bir mümin ve nitelikli bir insan olmanın yollarını öğretmekte/göstermektedir.
Gençlerden şikayet etmek yerine, Ömer hocaların yanında olmak gerekir. Evet, “büyüklerine saygı için ayağa kalkan bir nesil” geliyor. Ömer hocanın şahsında aktif, pro aktif olan tüm hocaları selamlıyorum.
Ümitsiz olmaya gerek var mı?
Yok.