Seçim seçmektir. Aslında insanın her anı seçimdir/seçmektir. Hep bir tercih yapar insan. Örnek mi! Alış veriş merkezlerine gider ihtiyaçlarını seçer. Galeriye gider araç seçer. Öğrenime başlar öğretmen ve okul seçer. Hastaneye gider doktor seçer. Evlenecektir eş seçer. Ama tüm bu seçimlerde önemli olan; ahlaki, doğru, kazançlı ve isabetli seçim yapmaktır.
İnsan şimdi yine bir seçimle karşı karşıya. Ülkeyi kim(ler) yönetmeli seçimi. Yine bir tercihte/seçimde bulunacak kadın ve erkekler. Ancak bu seçim diğerlerine benzemiyor. Diğerlerinde kaybetse bilse telafisi mümkündür. Ama bunda mümkün değildir. Daha çok sorumluluk gerektiren bir seçim bu.
İnsan seçimini duygusal olarak yapmamalıdır. Etnik ve ideolojik olmamalıdır. Duyarlı ve sorumlu bir tercih yapmalıdır. Bireyden yana değil insandan yana, ülkeden yana, bölgeden yana ve küresel anlamda bir tercih yapmalıdır. Oyunu hislerine, nefretine ve inadına kurban etmemelidir. Bir de şunu deneyelim diyerek, planı ve projesi olmayan partilerden yana olmamalıdır. Ezan, bayrak, din diyanet bilmeyen ve bu değerlerle uzaktan yakından ilgi ve alakası olmayan kimselere kendini yönetme hakkı vermemelidir. Küresel başkentler Washington, Pekin, Londra, Paris, Berlin, tel Aviv gibi merkezlerden beslenenlere fırsat vermemelidir.
Ben tercihimi ahlak, inanç ve din ile barışık olanlardan yana yapacağım. Ben seçimi mi ezan, bayrak ve mescitlerden yana kullanacağım.
Ben tercihimi tarih, kültür ve gelenekleriyle barışık olanlardan yana yapacağım.
Ben tercihimi tek bayrak ve tek vatandan yana olanlardan yana kullanacağım.
Ben seçimi mi teröre geçit vermeyen, sınırlarımızda uydu Yahudi devletine izin vermeyenlerden yana yapacağım.
Ben seçimi mi başörtüsünden yana olanlara yapacağım.
Ben tercihimi mazlumlardan yana olan; Doğu Türkistan’dan Endülüs’e, Yemen’den Filistin’e, Irak’tan Balkanlara, Kafkaslardan Afrika’ya, Avrupa’dan Amerika’ya, Hindistan’dan Avustralya’ya kadar; Müslümanlara ve mazlumlara umut olanlardan yana yapacağım.
Ben seçimi mi Türk ve İslam birliğini gerçekleştirenlerden kullanacağım. Ben tercihimi mavi vatandan, hava, deniz ve kara savunma araçlarından yana yapacağım.
Ben seçimi mi Hz. Muhammed (sav), Oğuz Han, Alparslan, Osman Gazi, Fatih Sultan Mehmet, Yavuz Sultan Selim, Abdulhamit Han ile barışık olanlardan yana kullanacağım.
Ben tercihimi İskilipli Atıf Efendi, Sezai Karakoç, Necip Fazıl Kısakürek, Said-i Nursi, Mehmet Zahid Kotku, Süleyman Hilmi Tunahanlara sahip çıkanlardan yana yapacağım.
Ben seçimi mi özgürlükten yana olanlara kullanacağım.
Seçim bir sorumluluktur. Sorumlu davranacağım.
Ve ben din, tarih, insan ve coğrafya ile barışık olmayanlara kendimi yönetme iznini vermeyeceğim.
Seçkinlerden olmayı seçmek…
NOT: Bir bilge dostum “bu seçim Çanakkale savaşı kadar önemlidir” dedi. Ve bundan dolayı bu makaleyi kaleme aldım. Seçimlerin hayırla sonuçlanmasını diliyorum.