Tüm dünya artık “Felaket Yönetimi” (Disaster Management) kavramı üzerine odaklanmış durumda. İklim değişimlerinden mütevellit ani yağışlar neticesinde oluşan seller, sıcaklık artışından kaynaklı yangınlar, trafik yoğunluğundan dolayı oluşan kitlesel kazalar, sosyopisişik sebeplerden çıkan katliamlar artık felaket yönetimine geçişi şart kılıyor.
Bütün felaketlerin olmazsa olmaz unsuru itfaiyelerimiz ise şehir ve hatta ilçeler bazında dağınık bir şekilde yapılanmış bulunmakta. Birçok itfaiyemiz ise gerekli teknik araçlardan, teknolojik yeniliklerden ve eğitimli insan kaynağından yoksun bulunmakta.
Ondört katlı ve daha yüksek binaların neredeyse standart hale geldiği ülkemizde birçok itfaiyede 7. kata yetişecek hortum yok. Ayrıca otel, yurt, işyeri gibi yerlerde yangın mevzuatının ve ruhsatlamanın uygulanmasında bir yeknesaklık mevcut değil. Bunun en acı örneğini Kartalkaya’daki otel yangınında yaşadık.
Dolayısıyla, itfaiye gibi hayati bir kuruluşumuzun devlet kurumu olarak bu maksada matuf oluşturulan AFAD bünyesine, daha ideali ise İç İşleri Bakanlığımız bünyesinde kurulacak Jandarma gibi, Emniyet gibi bir “Genel Müdürlük” altında toplanması gerekmektedir. İleride daha büyük felaketlerle karşılaşmamak için bu tarz bir düzenleme elzem hale gelmiştir.
Kayserimizin çiçeği burnunda yeni gazetesi Kayseri Gün’e Komisyonda da sıklıkla dile getirdiğimiz bu hayati konuyu işlediği için teşekkür ediyor bilvesile yayın hayatında başarılar diliyorum.
