Yazılarımı takip edenler bilir. Belki beş sözcüğümden biri bilinç üzerinedir. Bilinç önemli ve insani bir değerdir. Cehalet ise korkunç bir şey. Köleliğin kapısı. Öyle ya Peygamberlerde; cehaletten ve cahillerden olmaktan Allah’a sığınmışlardır.
Milli ve manevi; önemli gün ve geceler; hayata katkı sunan olaylar; hepsinin arifesi/öncesinde o şeylerle ilgili okuma eyleminde bulunurum. Öğrenme faaliyetinde bulunurum. Hafızamı yenilerim. Ve böylece aklımı kiraya vermekten kurtulurum.
Bu öğrenme ve bilinç eylemini, mümkünse ailem ve dostlarımla birlikte yapmayı tercih ederim. Hatta medya yoluyla toplumla paylaşırım. Bu yazımda olduğu gibi. Şimdi Kurban ibadeti, Teşrik tekbirleri ve Kurban Bayramı gerçeği ile karşı karşıyayız. Nedir bunlar? Neyi anlatırlar? Tarihi var mı? Sosyo-psikolojik arka planı nedir? İslami görev ve sorumluluk boyutu nedir? Gibi sorulara cevap bulmalı kadın ve erkek Müslümanlar. Ve bilinci kuşanmalılar.
Dün ve bugün her yıl yaptığım şeyi yine yaptım ve tekrarladım. Sosyal medyada program yaptım. Mirac Kültür Merkezinde seminer verdim. Ve ailem üyeleriyle birlikte; İslam fıkhı/ilmihal ekseninde; tarihsel arka planıyla birlikte; inanç, ibadet ve eylem boyutunu ele alarak ders yaptık.
Aracıyla şehirlerarası yolculuğa çıkacak olan birisi hazırlık yapmadan; aracının bakımını yaptırmadan, cebine parasını ve aracına yakıtını koymadan yola çıkmaz. Sağlıklı bir yolculuk için olmazsa olmazdır bunlar. İşte Bayram, Kurban ve Teşrik tekbirleri; mutlu bir bayram, kabul olunan kurban ve sevda yüklü tekbirler için: Hazırlık yapmak.
Bilinci kuşanmak,
Sevdayı kuşanmak,
Aşkı kuşanmak.