-
Yıl 630 rüzgâr bir başka esiyordu. Kırmızı güllerin kokusu bülbülleri davet ediyordu. Melekler şükür secdesine durmuşlardı. Ve Kâbe secde edenleri bekliyordu; Bilal’in ezanını bekliyordu. O gün işte o gün: Hz. peygamber Mekke’ye giriyordu. Yani fetih. Fetih sevgidir, işgal korkudur.
-
Geçmişle övünebilirsiniz ama geçmişle avunamazsınız; çünkü dünün güneşi ile bugünün çamaşırı kurumaz/kurutulmaz.
-
Mekke’nin fethi ile övünebilirsiniz, kutlaya bilirsiniz ama tarihte kalamazsınız. Sizin de fetih edeceğiniz Mekkeleriniz olmalı. Adı Mekke olmasa da hali/yaşayışı Mekke gibi olan şehirler, putların egemen olduğu coğrafyaların varlığı bir gerçektir.
-
Musab bin Umeyer’den söz edebilirsiniz ama siz onu rol model alamaz ve yaptığı çalışmalar gibi çalışma yapmazsanız; onu anlatmanın bir anlamı yok. Hanzala’dan söz edebilirsiniz ama Hanzala’ya özenmezseniz Mekkeleri fetih edemezsiniz.
-
Öyleyse fethin adamı/kadını olmak, fethin gençleri olmak gerekir.
-
Fethin gençleri; kaldırımlarda ömür tüketen, parklarda zaman öldüren, kafelerde karanlığa gömülen gençler olamaz. Fethin gençleri; ana babaya asi, öğretmenle kavgalı, büyüklerine saygılı olmayan tipler olamaz.
-
Fethin gençleri; bilgiyi, birikimi, bilinci kuşanmış; gücü elde etmiş ve yöneten kimselerdir.
-
Gençtir onlar; sadece fizikleri ile değil; okumaları ile kalemleri ile düşünceleri ve ürettikleri ile gençtir onlar.
-
Hayali olmayan genç olamaz.
-
Hayali olmayan fatih olamaz.